2 Nisan 2010
tozlu
"sözlerim senin etrafında hangi ülkeyi kurarsa kursun, bu sarayın yerinde kazıklar üzerine kurulmuş bir köy de olsa, meltem sana çamur dolu bir nehir ağzının kokusunu da getirse, sen hep kendi durduğun yere benzer bir yerden göreceksin onu.”*
bir hikaye aramadın ki sen travis. paris'i hatırladıkça texas'ın güneş yanığında, babanın gülümsemesindeki ağları temizledin sadece. netleştirdin dudağındaki kavisi. ayaklarının altında kuruyup dökülen toprağa inat, şimdi aşk, ağzına doldurduğun buz küpleri kadar ıslak bir şey olmalı... ve meme uçlarım kadar soğuk... dolambaçlı sözlere ihtiyacımız yok travis. biliyorsun. bunu en iyi sen biliyorsun.
diomira isidora dorothea zaira anastasia tamara zora despina zirma isaura maurilia fedora zoe zenobia euphemia zobeide hypatia armilla chloe valdrada kublai sophronia zemrude aglaura octavia ersilia baucis leandra melania esmeralda phyllis pyrrha adelma eudoxia moriana clarice eusapia beersheba leonia irene argia thekla trude olinda laudomia perinthia procopia raissa andria cecilia marozia penthesilea theodora berenice...
*calvino; görünmez kentler
cev; ı. saatcioğlu
fotoğraf; w. wenders - paris texas