7 Aralık 2009

şiir çeken adam, "zamanın tozu"nu yüzümüze üfleyecekmiş.





kaderde izlemediğim bir filmden bahsetmek de varmış. ama konu bir theo angelopoulos filmi olunca, ve dahi bunca yıl sabırla bekledikten sonra iyi haberi alınca kendimi tutamadım. hey mübarek adam... insan bu kadar mı ticari sinemadan kopuk olur, her bir kare için bu kadar mı esin bekler kaygısızca. tabii bunda sadece kadrajında derinliklerle, şiirsel imgelerle değil, her defasında dev ve iddialı prodüksiyonlarla ortaya çıkması da etken. "şiirsel imge" ne ya! tamam kaçtı bir defa, silmeyeceğim.






neyse... neticede "ağlayan çayır"dan sonra serinin ikinci filmine 5 yıl sonra şükür kavuştuk. yalnız, ben bu seyri elimden geldiğince geciktireceğim sanırım. millet izlesin, tüketsin, sıkılsın, biraz unutsun bakalım. süreci uzatmaya çalışacağım ve fekat, hüzün dolu elenie'yi merak ediyorum. sonra sypros'u... hepimizin bildiği tarihsel olayları, sanatsal bir rüyaya dönüştüren kareleri...  karaindrou'nun muhteşem müziğinin eşlik ettiği sisli kareleri...

nefesi kuvvetlidir ustanın. üflesin bakalım...